Saturday, December 1, 2007

San Siro-Giuseppe Meazza










Geçen hafta içerisinde İnter-Fenerbahçe maçını izlemeye nam-ı diyar San Siro’ya gittik...Diğer adıyla Meazza. Interli’ler Meazza’yı tercih ederken, Milanlı’lar San Siro’yu tercih etmekteler. Ödevden bunaldığımız şu günlerde güzel bir soluk oldu. Burada sadece İnter tribününden bilet alabildik ama çoğu kişi İnter tarafında olmak istiyordu zaten. Salı akşamı yola koyulduk.

Stadyumun etrafında erken saatlerde gelmiş, bekleyen çok sayıda gurbetçi taraftar vardı. Almanca hakim dildi. Almanya’dan,Avusturya’dan, İsviçre’den ve tabi ki İtalya’dan gelen gurbetçilerimiz stadın etrafını doldurmuştu. Tabi biz elimize İnter minderleri aldığımız için bize acayip uyuz oldular ama genel olarak gurbetçi kardeşliği hakimdi. Stada girmeden birer bira yuvarlayıp maç havasına girdikten sonra stadyuma girdik.

Bu noktadan sonra futbol camiasının “hacı”sı oldum sanırım. Gerçi daha izlenmemiş bir İnter- Milan derbisi var ama.... İçeride İnter tribününden bilet almış çok fazla Türk vardı. Hatta ODTÜ’lü fenerbahçeliler pankartını bile gördüm. Maç başlamadan önce sağı solu incelerken Mustafa Denizli ve Ömer Üründül’ü gördüm. Mustafa hoca hemen önümüzde basın tribünündeydi. “Hocam hocam” diye bağırdım ama bakmadı. Sanırım uçan kafayı yedikten (http://www.youtube.com/watch?v=GBSSoGuHR-I) sonra artık muhattap olmuyo tarafarla. Sonra o müthiş şampiyonlar ligi şarkısı çalmaya başladı seromoni sırasında, duygulandım nedense...Evimi, star Tv’yi ve o saçma maç yorumlarını özledim. Kısa süreliğine “Home sick” yaşadım. Arada da o müziği açıp kederleniyorum artık evde. Sanırım bir arıza var...

Maç başladı. İlk dakikalarda herkes sakin sakin oturmaktaydı. Sonra Fenerbahçe taraftarları hep bir ağızdan İtalyanca küfür etmeye başladı. Ama ne küfür...Ve de ne senkron...Takdire şayan...Sen gel İnter’e hep bir ağızdan söv. Futbol deyimiyle çalışılmış hareket. Tabi sonrası malum, 80 yaşındaki İtalyan amcalar bile sinirlenip bağırmaya başladı, takım gaza geldi ve ikinci yarı 3 tane gol görerek paramızın karşılığını almış olduk. Oysa Fenerli taraftarlar böylesine sövmese belki maç 0-0a bağlanacak.

Maçtan daha ilginç olanı Türk vatandaşların stadyumdaki hal ve hareketleriydi. Şimdi sadece benim duyduğum ve şahit olduğum 4 tane olayı aktarıyorum:
1)Ev arkadaşım ve ben koltuklara basa basa tuvalete gitmekteydik. Bunu gören ve bizi İtalyan sanan bir Türk yanındaki başka bir Türk’e: “ Baksana abi, bunlar da aynı biz gibi koltuğa basıyo....muahhhaaa...”
2)3-4 Türk vatandaşın devre arasında stadyumda görevli siyahi bir vatandaşın etrafını çevirip arkadaşlarına bağırması : “Ahmet, koş len, Appiah’la fotoğraf çektiriyoruz” ve bu arada siyahi arkadaşın şaşkınlığı...
3)Stadyumun kafesine viski satıldığından emin olmaya çalışan bir Türk ve görevli arasında geçen konuşma...eliyle gösterip: “Viski?” görevli: “Si,si...vuoi? (ister misin?)” Türk taraftar Türkçe: “ Sağol abi, ben müslümanım” Görevliden safça bakışlar....Neden merak edersin ki viskiyi kardeşim madem içmiyosun!!!
4)Hakem Avusturya’lı olduğu için arkalardan bir Türk’ün: “Ben seni Avusturya’da yakalarım leeeyyynn!” deyip deyip Almanca sövmesi....

Bi de maç daha başlamadan tuvalete gittim. İnter tarafında olduğum için rengi belli etmek istemiyorum ama adamlar pisivuvarların arasını ayırmamışlar. Çişini yaparken kafayı indirdiğin an yanındakinin görmemen yerlerini görüyosun...Bazen sussan da ayırt ediliyosun...Baktım adam ters ters yüzüme bakıyo...Dedim kesin aşağıya baktı bu pis herif...Bu katoliklerin sünnetle arası pek yok....Orda ne olduğumuz gayet net anlaşıldı....”Kızma arkadaşım! Aynı hedefe farklı yoldan gitmek bizimkisi....” desem mi diye düşündüm de çok misyoner cümlesi olduğu için vazgeçtim....

Neyse ki Fener rahat tempoda yenildi de olaysız bir şekilde evimize geldik...Olayları düşününce gece yatmadan “biz ne güzel milletiz yaw!” dedim...uyumuşum...

Ciao!


No comments: