Image via WikipediaBugün epeyce bir vakti Milano konsolosluğumuzda harcadım. O içerisine girince vatan toprağında sayıldığımız mekan. Askerlik işlemleri vardı ama işi sonuçlandıramadım. İnternette yazan net bir kanun maddesi var ama nasıl uygulanacağını çözemedik. Burada da zihniyet bireyin devlet için varolduğu, tersi değil. Zaten camekanın arkasından konuştuğum ve karşımdaki insandan sorun çözücü tavır göremediğim için zorlandım. Yine aynı sorular kafamda çıktım. Dahası orada bile gavuru kıskandım. Onların işlemleri sanki daha rahat yürüyor gibiydi. Ayrı bir gavur sırası bile vardı. Bize her zorluğu çıkarana bunca hörmet etmemiz ufaktan da dokundu hani ama kimsenin günahını almayayım, belki işlemleri kolaydır...Bırakın beni, buna inanayım.
Tabi bütün gün kafam askerlik işine takıldı. Bir formül aradım ve aklıma süper olduğunu düşündüğüm bir şey geldi. Daha önce muhakkak düşünülmüştür ama neden uygulanamayacağı konusunda bir argüman geliştiremedim. "İsteyen er kişiler askere karşılıklı anlaştıkları bir arkadaşlarıyla gidebilirler mi?" Bu soruyu tabi ki konsoloslukta sormadım ama ilk anda garip gelen bu soruyu olumsuzlayan bir tez de bulamadım. Ne eğitim aksar, ne de disiplinsizlik olur. Aksine bir çok artısı olabilir. Bu ayrı mevzu...
Konsolosluklarımızın kesinlikle daha etkin işler bir hale gelmesi gerekiyor. Avrupa'daki Türk nüfusu Eurovision'da SMS ve deplasman maçlarında seyirci olmaktan çok öte bir potansiyele sahip ama hala lobi faliyetlerinde esamemiz okunmuyor. Mesela bu yaz tatile gelen ve 1 Ağustos'tan beri havaalanlarında açık olan sandıklarda oy kullanmak isteyenler geri çevrildi. Herkes muhtara falan gitmiş tatilde ama asıl olay burada konsolosluktan halledilmeliymiş. Tabi ki bizim konsoloslukta bunu duyuracak bir e-mail havuzu yok. Kominikasyon etkin değil, örgütlenme zayıf. Kebapçıları 2'de kapatma zorunluluğu geldi, çıt yok. Oysa çok aile bu işten ekmek yiyor. Adamlar da çalışmak istiyorsa neden zorla kapatılsınlar ki? Arkalarında duran yok...Seni kendi baban kollamazsa, başkasının babası hiç kollamaz!
Ama haftaya görecekler dönercileri erken saatte kapanmaya mahküm edenler analarının örekelerini, çünkü bizim çocuklar geliyor. Mamma li Turchi...Uluslararası festival kapsamında bir çok türk filmi gösterilecek ve müzisyen sahne alacak. Mehter takımımız Duomo'dan, San Babila'ya, oradan da Centrale'ye şovunu yapacak. Herkes bizi konuşacak ama bizim bizden haberimiz olmayacak. Çünkü bugün konsolosluktaydım, ne bir afiş gördüm, ne bir broşür... Bari orada kendi reklamımızı yapabisek.
Beni şimdi Brutus bıçaklamış gibi oldu. Kızamaz oldum artık elin adamına bana oturma izni verirken zorluk çıkarıyor diye...Ezikliği atmak için bir dozaj mehter atıyorum her gün, "ceddin deden, neslin baban" diye haykırıyorum.
Concerto-1 (Mehter)
Concerto-2 (Mehter)
Mehter March- Mehteran & Red Russian Army Choir
Caricato da mehmetki. - Video musicali, interviste agli artisti, concerti e altro ancora
No comments:
Post a Comment